Türkiye Peynir Ligi'ne yalnızca Kargı Tulumu ile girdiğini sanıyorsanız, Ca Dolması'nın nasıl bir pişirme tekniği olduğunu dinlemek isterseniz, baklavanın beyaz pişirileceğini ve çeşit çeşit olabileceğini ustalarından öğreneyim derseniz, turşu geleneğinin Şalak Turşusu'nda şahlandığını bilmek, leblebinin nasıl üretilirse bir artizan ürün olacağını anlamak isterseniz, dünyanın en dar ticaret sokağını öğrenmek isterseniz, gelin hadi.

İster eksik tamamlama deyin, ister iki ucu birleştirmek, biz bu çarşamba geçtiğimiz haftalarda düzenlediğimiz Van ve Edirne buluşmalarımızda süre nedeniyle yetiştiremediğimiz konulara değineceğiz. Tabii önce bir 'geçmiş bölümlerde' özeti yapacağız. Ve evet, yine yerelden ve yerel çalışan konuklarımız olacak. Gelin hep birlikte soralım, konuşalım...

Menşe adlı Edirne Beyaz Peyniri, Meriç Kara Kavunu, ezmesiyle kurabiyesiyle bademi, su bülbülü, ciğer sarması... Ezcümle Edirne mutfak kültürü.

Van Günlükleri Alexandre Dumas’nın kavunları Vanlı mı? Norduz’un kaburgası bir olay! Bağ zamanı git, İnci Kefali ile kara üzüm yiyip dön.

Bu bakkal hem zamansız hem mekansız. On sekizinci yüzyılda Karaköy’de bakkallık yapan Astavor’un dükkanı da on dokuzuncu yüzyılda Çengelköy’de bakkallık yapan Dimitri’nin dükkanı da bu sohbetin konusu. Yalnızca bizler değil, Osmanlı arşivleri de konuşacak, o vakit bakkallarda yalnızca envai çeşit peynir, zeytin, yağ, bal değil, balıklar, balık turşuları ve benzeri deniz ürünleri satıldığını anlatacak. Bizim bakkalda söz belgelerin olacak.